Akşener’den ‘bildiri’ açıklaması

İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, bazı emekli amirallerin imzasıyla yayımlanan açıklamaya ilişkin soruşturmada gözaltı kararı verilmesini değerlendirdi.

Akşener, İYİ Parti Siyaset Akademisi Başkanlığınca bir otelde düzenlenen “Türk Milliyetçiliğine Adanmış Bir Ömür: Vefatının 24.Yılında Başbuğ Alparslan Türkeş” konferansının ardından, gazetecilerin sorularını yanıtladı.

Meral Akşener, bazı amirallerle ilgili verilen gözaltı kararına ilişkin bir soru üzerine, 104 emekli amiralin “bildiri” denilen açıklamasını doğru bulmadıklarını ve İYİ Parti Genel Başkanı olarak kamuoyu ile paylaştığını anımsattı.

Akşener, “Montrö’nün tartışmaya açılması meselesine itiraz edilebilir, emekli general de edebilir, emekli hakim de edebilir, herkes edebilir. Ama bunu, gündüz vakti fikrini söylemek başka bir şey, bir araya gelip adını ‘bildiri’ koyup gece yarısı paylaşmak başka bir şey. Eski hatıraları canlandıran ve sonuç itibarıyla iktidarın elinde, üzerinde tepineceği bir argüman, bir gerekçe oluşturan bu meseleyi, bildiri konusunu ‘zevzeklik’ olarak değerlendirdim.” diye konuştu.

İYİ Parti Genel Başkanı Akşener, emekli amirallerin, “şekil olarak yanlış buldukları” bildirisi konusunda, “siyasetin siyasetçiler tarafından tanzim edilmesi gerektiğini, siyasetçinin rakibinin siyasetçi olduğunu” söylediklerini de hatırlattı.

Muhalefet partileri olarak, Meclis Başkanı Mustafa Şentop’un Montrö Antlaşması ile ilgili açıklamasını da “en sert biçimde eleştirdiklerini” anımsatan Akşener, ama MHP’nin bu konuda herhangi bir tavır almadığını gördüklerini söyledi.

Akşener, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Bir hafta sonra böyle bir bildirinin yayımlanmasının, Türkiye’nin iktidarının bugüne kadarki kutuplaştırma siyasetine katkı yapacağını gördük, bildik ve demokrasi üzerinden bir tartışma açılacağını onun ta darbeye kadar götürüleceğini bildik, iktidarın da bunun üzerine tepineceğini öngördük.

Sonuç itibarıyla elbette insanların söz söyleme hakkı vardır ama gece yarısı bildirisinin doğru olmadığını, bunun da bir zevzeklik olduğunu yani çok konuşma, boş konuşma anlamına geldiğini söyledik. Ama şimdi bunun üstüne, siz bu insanları gözaltına alma yoluna giderseniz, o zaman bizim bu defa iktidara şunu sorma ve söyleme hakkımız doğar, ‘Şimdi bu zevzekliklerin yapıldığı pek çok iktidar partisi bürokratları var, yani siyasi partilere bu sefer de muhalefete ayar vermeyi isteyen, iktidar partisini öveceğim derken hadsizlik ve saygısızlık yapan, tanzim etmeye kalkışan bir kısmı sarayda yaşayan pek çok zevzeklik yapan bürokrat var. Buradan Sayın Erdoğan’a ve arkadaşlarına sesleniyorum, madem burada ‘zevzeklik’ olarak tanımladığım bu bildiri üzerinden bir gözaltı süreci başlattınız, şimdi muhalefet partilerine, Ana Muhalefet Partisinin Genel Başkanına hakaret eden, İYİ Parti’nin Genel Başkanına hakaret eden yargıçlardan tutun, saray şürekasına kadar atanmışların zevzekliklerini de gözaltına alarak soruşturun bakalım. Bunun da takipçisi olacağız.”